Yaz ayları , çoğumuz için , bol güneş , bol açık hava ,masmavi deniz , cıvıl cıvıl gezmeler , yemyeşil doğayı çağrıştırır , değil mi ?
Kimimiz deniz kenarında , kum banyoları hayal eder ,kimimiz ,açık hava etkinlikleri ,geziler, turlar ...
Kimimiz de ,tatil yapma lüksüne sahip değildir , yaz kış demeden çalışıp yoksulluk canavarı ile savaşmak zorundadır..
Bir de , yazın yaklaşmasıyla birlikte ,TV haber bültenlerinde , gazete köşelerinde kalmış haberlerde şöylece bir üstünkörü izlediğimiz ya da gözattığımız , orman yangınları haberleri çoğalacaktır gittikçe ... trafik kazalarını artık nasıl kanıksadıysak , kanıksayacağız öyle yine ..
Adeta ,tavşanların ,kaplumbağaların , kuşların , yılanların çığlık çığlığa alevlerin içinde yanışını .. doğanın çığlıklarını duymayacak sağırlaşan kulaklarımız..
behzattepe'den Balçova teleferik tepesine bakış ---GaziemirOrman İşletme Şefliği
Cayır cayır yanan o yaşlı , ne günler ne asırlar görmüş ulu çınarların , 1000 yıllık zeytin ağaçlarının , O yaşlı kızılçam ağacının gözyaşlarını ,gövdesinden sızan reçinelerin o yakıcı kokusunu hissetmeyeceğiz..
Antalya'nın şurasında ,İzmir'in burasında yine orman yandı diyecek spiker , ama , biz o alevlerin içinde , nelerin yokolup gittiğinden bihaber olacağız..
Geleceğimiz yokolup gitmekte aslında yanan her bir canlı ile birlikte....
Doğaseverler ve ormancılar diken üstündedir yaz boyu ..
Hüseyin'in babası gibi , her an , alevlerle savaşmak için...
Dağcılar , yürüyüşçüler , hepsi doğaya yönelecek bir tehdide karşı seferberdirler..
Kimileri yanar , kimileri yaralanır , sakat kalır bu mücadelede.... Yani ateş
,düştüğü her yeri yakmaktadır , sadece o güzelim ormanı değil...
Orman Genel Müdürlüğü , bir yandan orman yangınlarının meydana gelmemesi için önceden çalışmalar yapmakta , öte yandan da çıkan orman yangınlarının en hızlı en etkili söndürülmesi için son hazırlıklarını yapmaktadır bu günlerde...
Okullarda , köy kahvelerinde , askeri birliklerde orman yangınlarının çıkmaması için nasıl hareket edilmesi gerektiği anlatılmakta ,bir yangın çıktığında ise nasıl hareket edileceği yönünde eğitimler verilmekte , diğer kurumlarla , doğasever köylüler ve kentliler ile nasıl işbirliği yapılacağı planlanmaktadır.
Gaziemir Orman İşletme Şefliği , Görece -Yangın sahasında dikim yapılıyor
TV ve diğer yayın organlarında orman yangınlarına dikkat çekilmekte , tedbirli ve dikkatli olunması yönünde uyarıcı yayınlar yapılmaktadır..
Müftülüklerimiz ,cuma hutbelerinde ,orman ve doğa ile ilgili bilgiler vermekte , cemaatini yangınlara karşı uyarmaktadır..
Yangınların % 99 unun sigara ,
piknik ateşi ve tarla temizliğinden çıktığını rahatça söyleyebiliriz
Orman yangınlarının tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en alt seviyeye düşürülebilmesi için , bir kısım insanların duyarsızlığını , umursamazlığını ,adamsendeciliğini ortadan kaldırmamız gerektiği bu % 99 oranından da apaçık görülmektedir.
Doğa ve ormanın önce kendisi için ne anlam taşıdığının , orman ve yaban hayatının ,doğanın tahribinin dünya daki canlılığı nasıl tehdit ettiğinin insanların beyinlerine işlenmesi , sürekli bilgilendirmesi ve eğitilmesi şarttır.
Bu , orman teşkilatının olduğu kadar , sivil ya da resmi , herkesin , her kuruluşun rol alması gereken büyük bir anlatma-aydınlatma eylemine girişilmesine bağlıdır.
Orman idaresi tarafından , yangın açısından tehlikeli sezona girilmeden , çıkabilecek yangınlara karşı , haberleşme , gözetleme organizasyonları faaliyete geçirilir.
Yangın söndürme araç gereç makinaları aktif hale getirilir.
Dozerler ,greyderler ,uçaklar,helikopterler , arazözler , yangına en süratli müdahele edecek şekilde konuçlandırılır..
Orman yolları ulaşıma açık halde tutulur , yol kenarları ve ormanlarda ana sırtlardaki yangın emniyet yol ve şeritlerinin ot ve yancı maddelerden temizlenmiş olması sağlanır.

Gaziemir Orman İşletme Şefliği---Ana sırtta , yangın emniyet şeridi açılıyor
Bunlar ,bütün bu işler , hep bu milletin parasıyla yapılmaktadır..
Sigara atan ,piknik ateşinden yangın çıkaran vatandaşımız bilmemektedir ki ,onun neden olduğu yangınlar , bu milletin , kendisi de dahil olmak üzere ,cebinden çıkan trilyonlarca para masraf edilerek söndürülmektedir..
Bu yangınlarda onbinlerce milyonlarca
canlılar ,otlar ,ağaçlar yanıp yok olup gitmektedir.. Bunların ekonomik değerini hesaplamak ise mümkün müdür ?
Vahşi Batıdaki ormanları kesip yakıp yok eden ,toprağı , suyu , soluduğumuz havayı zehirli atıklarla kirleten Beyaz Adam'a Kızılderili'nin söylediği sözü , gelin de hatırlamayın :
"-Beyaz Adam ,her şeyi kaybettiğinde , son ağaç ta kesildiğinde ,son ırmak ta kuruduğunda , son balık ta tükendiğinde ,son kuş ta vurulduğunda , paranın yenilebilen bir nesne olmadığını anlayacak ,ama iş işten geçmiş olacaktır.."
Bunu farkında olan insanlarımız , gençlerimiz , daha duyarlı daha bilinçlidir eskiye göre...
Doğayı korumanın ya da tahrip etmenin kendilerine neye malolacağını ve sonuçlarını daha iyi algılamaktadırlar...
Geçtiğimiz yıllarda , ormanlık alan ve civarlarındaki en küçük dumanı ve ateşi , cep telefonları ile yangın daha genişlemeden :
ALO 177 : ORMAN YANGIN İHBAR MERKEZİ
ALO 156 : JANDARMA İMDAT
ALO 155 : EMNİYET
telefonlarına ücret ödemeden bildirilmesi , pek çok sigara ya da piknik ateşinin orman yangınına dönüşmesini engellemiştir.
Orman görevlileri yangın sahasına ulaştığında ,civardaki doğaseverleri , dağcıları ve köylüleri tüm güçleri ile ateşle savaşırken görmektedirler artık..
Ama bu henüz yeterli midir , değildir bana göre..... Artık daha fazla yokolmaması için doğanın , kaybedilenleri de süratle yerine koyma eylemine tüm toplum katılmalıdır..